Nazilli Ayna Gazetesi

SEÇİME DOĞRU VAATLER

SEÇİME DOĞRU VAATLER
136
02 Mayıs 2023 - 9:20

Geçen gün yazmış olduğum ilk yazıda seçimle ilgili daha yazarım demiştim. Yüzeysel olarak adaylarla ilgili ilk izlenimlerimi yazmıştım. Bu gün biraz daha derine gidelim.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ile ilgili incelemeyi sona bırakmak istiyorum. Önce Sayın Muharrem İnce den başlayalım.

Kendisi CHP de yıllarca siyaset yapmış Parti’nin çeşitli kademelerinde görev yapmış tecrübeli bir siyasetçi. Geçen dönem de CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı idi. Aslında başarılı da sayılacak bir oy aldı, lakin seçimin bittiği gece (adam kazandı)demiş olması onu CHP seçmeni gözünde adeta bitirdi. Peki, ne yapması gerekiyordu, ona oy verenlerin beklentisi neydi ki bu kadar öfke duyuluyor kendisine? İki buçuk milyon mühürsüz oy YSK tarafından geçerli sayılmış, bu oylar Erdoğan’a gitmiş ve seçimi Erdoğan kazanmış, bu durumda Muharrem İnce ne yapabilir? Ona oy veren seçmen kitlesi nedense hep bir karışıklık, bir kaos beklentisi içeresinde. Bu gün de aynı beklentilerle tahrik edici bir takım söylemleri dillendiriyorlar. Hatta Sayın Kılıçdaroğlu kalktı YSK’ya güvenmiyorum dedi. Bu denli bir tepkiyi geçen seçimde neden göstermediler peki, YSK mühürsüz oyların sayılmasına karar verdiğinde gün Muharrem İnce’yi suçlamak mı işlerine gelmişti gün gösterilmeyen tepkinin bu gün çok daha yüksek perdeden gösterilmesinin sebebi HDP ortaklığımıdır? İlkyazımda yazdığım gibi, çok enteresan bir seçime gidiyoruz ve ilk defa sonucu önceden kestirmek gerçekten kolay değil. Siz bakmayın anket şirketlerine, her kafadan farklı bir ses çıkıyor desek yeridir. Âmâ bu seçimde millet ittifakı için en belirleyici unsur, altılı masa olarak yola çıkan oluşumun daha sonra sekizli hatta dokuzlu bir masaya dönüşmesi. Sayın Meral Akşener’in kumar ve pazarlık masasına dönüştü diyerek kalktığı masaya, daha sonra iki BŞB başkanının ilave edilmesiyle geri dönmesi. HDP’lilerin sosyal medyada sık sık Sayın Kılıçdaroğlu’nun kendilerine bir takım sözler vermiş olduğunu dile getirmeleri, bunu Kılıçdaroğlu’nun yalanlamaması ve çıkıp bu konuda bir açıklama yapmaması da seçimin belirleyici unsurlarından biri olacak. Sadece bahar gelecek demekle, sana söz demekle seçim kazanmak mümkün değil, seçmeni rahatlatacak, kafasındaki soru işaretlerini giderecek net açıklamalara ihtiyaç var Sayın Kılıçdaroğlu’nun Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’yı serbest bırakacağım demesi de seçim kazanmak için yeterli değil, çünkü o isimlerin serbest kalmasını isteyenden daha çok istemeyen insan olduğuna eminim. Ayrıca bu laf mahkeme kararlarını tanımıyoruz demek olur ki, bu ayrı bir kaos sebebi. Yeniden yargılanmalarını sağlayacağız demesi gerekirdi ana muhalefet partisi genel başkanının… Sayın Kılıçdaroğlu konuşacağı kelimelere vereceği sözlere daha dikkat etmeli bu süreçte, bir aday olarak. Âmâ yıllardır siyasetin içinde olan birine de biz akıl verecek değiliz, kendi bileceği iş, bakalım bu laflar, bu vaatler Kılıçdaroğlu açısından sandığa nasıl yansıyacak. Bir dahaki yazımda görüşmek üzere hoş kalın, hoşça kalın…

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

POPÜLER FOTO GALERİLER