AKVARYUM

Memleket akvaryuma döndü. Tüm yetkililer Evinde Kal çağrısı yaparken tüm yetkisizler de her platformda çağrıyı paylaşıp destekliyor. Halkın büyük çoğunluğu akvaryumdaki balıklar gibi belli bir alanda oradan oraya geziyor evlerinde. Ne kadar garip bir durum. Bu dönemde dışarda olanlar, daha doğrusu çalışmak zorunda olanlar evde kalamadıkları için isyan ederken, zorla eve kapatılanlar dışarı çıkamadıkları için isyan ediyor. Haftada bir evde kalanlarla kalamayanların yerlerini mi değiştirsek acaba.

Bir de evde kalma zorunluluğu olmayıp çalışması yasak olanlar var. Lokanta, kuaför, kahvehaneler gibi. Onları da çalışması yasak olmayanlarla değiştirelim. Dönüşümlü olarak herkes virüsten aynı derecede etkilensin.

Hemen ne diyorsun, olur mu öyle şey demeyin. Tabi ki ironi yapıyorum.

Üç aydır virüsle yatıp virüsle kalkıyoruz. Hepimizin dengesi bozuldu. Akvaryumdaki balıktan farkımız kalmadı. Artık psikolojiler bozulmaya başladı. Virüs ortadan kalkınca her şey normale dönecek diye düşünürken, binlerce anti depresan hastamız olması kaçınılmaz gibi. Ne virüsmüş, hem fizyolojik hem psikolojik bozuyor bizi.  

Her günün değişmez gündemi Sağlık Bakanı’nın güncel açıklamaları, iktidarın önlem paketleri, muhalefetin eleştirileri, sen haklısın ben haklıyım kavgaları, İtalya, İspanya, İngiltere, Amerika,  Çin ve Wuhan. Üç aydır değişmeyen bilimsel tartışma programları, aynı sorular aynı cevaplar. Şu ana kadar bozulmayan psikoloji varsa da çok ömrü yoktur o psikolojinin.

Bunlara ilave olarak söylentilerin, komplo teorilerinin bini bir para. Neredeyse herkes, her sosyal hesap başka bir şeyler söylüyor. Uzmanların bile fikir birliğine vardıkları sadece bir kaç nokta olduğu düşünülürse halkın bu kadar söylenti, teori üretmesi normal. Hazır aklıma gelmişken bir virüs hakkında bu kadar teori üretebilen milletin mutlaka organize edilmesi ve dünyayı değiştirecek teoriler üretmesine imkân verilmesi gerekir. Bu konuda devlete büyük iş düşüyor.

Bu saatten sonra artık kontrol bizde değil. Ne yaparsak yapalım, ister evde ister dışarda olalım DSÖ pandemi ortadan kalktı demeden bir şey yapabilme imkânımız yok. Bu sebeple sonuca gelirsek. Bu kadar söylentiye, teoriye, vesveseye ve psikolojiyi bozmaya gerek yok. Elinizi sabunla 20 saniye yıkayın ve normalleşmeyi bekleyin. Fazlası zarar. En güzele emanetsiniz…